dost...

seni bu kadar yıldıranı beni bu kadar kandıranı barındıran dünyada
seni bana beni sana raslatan belki talih kuşunun beyaz kanatlarındaaki seyahat tutkusu
belki uyanmak istemediğin bir rüyadan uyanmak korkusu ile hiç uyanmamak bizi bağlayan
kesişmez denen yönlerde güneyle kuzeyin kardeşliği
olmazın olduğu garip mekanda rastlaşmak belkide
ister talihin oyunu de
ister kaderin çizgisi
ya da başka başka yerlerde fark etmeden birbiri için atan iki kalbin buluşması
bir yerlerde hala dost olunabileceğini
hala dost kalınabileceğini
kanıtlamak için
kimselere verilecek hesabımız olmadan dürüstçe
doğruca
hem de dost gibi dosdoğruca yaşayan yıkık kentin sokaklarında kayıp papatyalardık
biz bizim için açar
ve yalnız sevda için solardık....

Hiç yorum yok: